Insan Ve Din/"b" Sirriyla

Kurân-i Kerîm'i degerlendirmede iki turlu anlayis mevcuttur. • Birinci anlayis, "B" harfinin isaret ettigi sirrin farkinda olmayan veya olup da onemini kavrayamayanlarin anlayisidir. • Ikinci anlayis ise, Kurân-i Kerîm'i "B" harfinin kapsadigi anlam ile degerlendirenlerdeki anlayistir! Islâm Dini'ni kabul etmis her insan bu iki anlayistan birindedir kesinlikle. Birinci anlayistakiler "Din" olayini tamamen sekilci ve materyalist bir bakisla degerlendirirler. Bunlara gore, "ALLAH" adiyla iman edilen tanri "yukarida"dir; her ne kadar lâfta, her yerde hazir nazir, denilse de!. Namazda o tanrinin huzuruna cikilir!. Ona tapinilir razi olmasi icin!. Kurân'da anlatilan her sey sekilci ve bes duyuya dayanan anlayis icinde degerlendirilip kabul edilir. Onlarin fitrat ve yaratilislari bu islevi yerine getirmek uzeredir cunku!. Ikinci anlayistakiler ise, adini koymamis olsalar bile "B" sirrina dayali bir sekilde ALLAH Rasûl'unu kabul ve O'na iman etmisler; ismi "ALLAH" olanin esmâsiyla, tum algilanan ve algilanamayanlarin var oldugunu kabullenmisler; isimlerin ardindaki musemmanin (isimlenenin) esmâ olduguna iman veya yakîn elde etmislerdir. Bu gorus de tum ehlullahin ve evliyâullahin anlayisidir. Tasavvufa girmis olanlara da hep bu anlayis idrâk ettirilmeye calisilir yavas yavas; hazmettirile hazmettirile… Birinci gorustekiler her turlu hosgoru ve sevecenlikten uzak bir sekilde, "zorlayici" ve "tahakkum edici" bakis acisiyla, ALLAH adi ile dusundukleri yukaridaki tanri ADINA konusma ve insanlari yargilama, sorgulama, kendi dusuncelerini kabul etmeyenleri veya kendileri gibi giyinmeyenleri, gorunmeyenleri "kâfir" ilân etme hakkini kendilerinde gorurken… Ikinci gorustekiler ise insanlara daima sevgi ve gercek hosgoru ile yaklasmislar; onlari icinde bulunduklari sartlardan dolayi kinamamislar, fâile degil fiîle bugz etmisler; Hakk'i tavsiye dip, kendilerine yapilanlara da sabirla yanasmislardir. Bunun getirisi olarak da ALLAH'a derûnlarina giden yoldan.