hospitalmanager - November 01, 2017
English | 72 pages | True PDF | 9.4 MB
English | 72 pages | True PDF | 9.4 MB
Hastalık ya da travma sonrasında hayati fonksiyonlarından bir veya birden fazlası bozulan hastalar bilindiği gibi yoğun bakımda tedavi ediliyor. Son verilere göre; Türkiye’de, yaklaşık 22 bin erişkin, 12 bin yeni doğan ve bin 500’ü çocuk yoğun bakım yatağı olmak üzere 35 bin 500 yoğun bakım yatağı bulunuyor. Yoğun bakım ünitelerine gelen hasta sayısına bakıldığında ise her geçen gün yoğun bakım yatak ihtiyacının da arttığı görülüyor. Yoğun bakım yatak sayılarımız bir çok Avrupa ülkesinin üzerinde olmasına rağmen maalesef ünitelerin rasyonel kullanılamaması nedeniyle uygun hasta için uygun yatak bulunamadığı yönünde haberler de duyuluyor. Bu nedenle yoğun bakım yataklarını en doğru hastalar için kullanabilmek, yani gerçek yoğun bakım hastalarına yer açmak gerekiyor.
Sağlık Bakanlığı’nın son verilerine göre; yaklaşık yüzde 20 civarında yoğun bakım hastasının seviyesine uygun olmayan ünitelerde, yüzde 15’inin ise palyatif bakım hastası olmak üzere toplamda yüzde 35 civarında hastanın durumuna uygun olmayan yoğun bakım ünitelerinde yattığı bildiriliyor.
Yoğun bakımların büyük çoğunluğu sayıları yaklaşık 5 bin 500 olan anestezi ve reanimasyon uzmanları tarafından yönetilirken; bu uzmanlar dışında, iç hastalıkları, genel cerrahi, nöroloji, göğüs hastalıkları ve enfeksiyon hastalıkları uzmanları da “Yoğun bakım uzmanlık eğitimi”nde yer alan diğer branşlar arasında geliyor. Tabii tedavinin kalitesinin bu kadar kritik olduğu böylesi bir alanda teknoloji ve donanımın da ileri düzeyde olması gerekiyor. Tüm bu veriler ışığında “hospitalmanager” Dergisi olarak Türkiye’nin yoğun bakım ünitesine girdiğimiz bu sayımızda her yönüyle yoğun bakımları incelemeye çalıştığımız özel bir sayı hazırladık. Siz okurlarımızın ilgi ve beğenisine sunuyoruz.